Monday, June 3, 2024

Kafka'nın 100. Ölüm Yıldönümünde:

“Büyükbabam şöyle derdi: Hayat inanılmaz derecede kısa. Şimdi hatırlamaya çalışıyorum da, mesela genç bir insanın -talihsiz tesadüfler bir yana- alışılmış, mutlu geçen bir hayatın böyle bir yolculuk için yetmeyeceğinden korkmaksızın, bir sonraki köye gitme kararını nasıl alabildiğini anlamıyorum.”

(Bir Sonraki Köy)

*
"Çünkü bizler kar içindeki ağaç gövdeleri gibiyiz. Görünüşte öyle dümdüz yatar bu gövdeler ve biraz itsen yuvarlanıp gidecek gibi dururlar. Oysa hayır, bu mümkün değildir çünkü sımsıkı toprağa bağlıdırlar. Ama gel gör ki, bu da sadece görünüşte öyledir."

*

“Of!” dedi Fare. “Dünya da gün geçtikçe daralıyor. İlkin bir genişti ki korktum, ileri koştum, uzakta sağlı sollu duvarlar görünce mutlu oldum; ama bu uzun duvarlar öyle çabuk yaklaştılar ki birbirlerine, en son odadayım işte ve orada, köşede de kapan duruyor; koştukça kısılacağım kapana.”

“Yönünü değiştirmek zorundasın, hepsi bu,” dedi Kedi ve Fare'yi yedi.

(Küçük Hayvan Masalı)

*

“Küçük bir ulusun belleği, büyük bir ulusun belleğinden küçük değildir; dolayısıyla eldeki malzemeyi daha bir titizlikle işler.”

Türkçesi: H.T.

No comments:

Kafka'nın 100. Ölüm Yıldönümünde:

“Büyükbabam şöyle derdi: Hayat inanılmaz derecede kısa. Şimdi hatırlamaya çalışıyorum da, mesela genç bir insanın -talihsiz tesadüfler bir y...